Türkiye’de 18 yaş üzerindeki ciddi bir grubun hâlâ aşı yaptırmadığına dikkati çeken Bilim Kurulu Üyesi Prof. Dr. Şener, “Kış aylarında toplumsal bağışıklığı yoklama altına alabilmek için yaş grubundan bağımsız olarak aşının mutlaka gerekli ışık halkası getirilmesi gerekli. Yoksa olgu ve vefat sayılarında tırmanış göreceğiz” dedi.
Afiyet Bakanlığı Koronavirüs Bilim Kurulu Üyesi Prof. Dr. Alper Şener, kış ayları öncesi yeni müşteri koronavirüs (Covid-19) olgu sayılarının yükselişe geçtiğini belirterek, salgınla mücadelede bütün yaş grupları için aşının zorunlu ülkü gelmesi gerektiğini savundu.
İzmir Katip Çelebi Üniversitesi (İKÇÜ) Tıp Fakültesi Enfeksiyon Hastalıkları Ana Bilim Dalı Öğretim Üyesi Şener, ülke genelinde Covid-19 aşılarının 12 yaş ve üstündekilere uygulanmaya devam ettiğini hatırlattı.
Sağlık çalışanlarının 2 yıldır salgına aleyhinde verdiği mücadeleye rağmen hala hastanelerde aşısız Covid-19 hastalarının tedavi gördüğünü bildiren Şener, “Böyle vakalar görünce fazla üzülüyoruz. 70’li, 80’li yaşlarda, 3. doz aşılama zamanı gelen kişiler geliyor. Bakıyoruz bir doz aşı bile olmamış. Niye olmadığını sorduğumuz zaman ise bize, ‘Uygun görmedim. Etrafımdaki konuşmalardan etkilendim’ gibi cevaplar veriyorlar. Tabii son pişmanlıkları menfaat etmiyor. Birçoğu afiyet durumlarının kötüleşmesinin ardındaki uzun vakit yoğun bakım servislerinde tedavi görüyor” dedi.
‘AŞISIZ HASTA SAYISI HER GEÇEN GÜN ARTIYOR’
Şener, özellikle hastanelerde tedavi gören aşısız genç hasta sayısının her geçen gün arttığını, Covid-19’u atlatsalar bile bu kişilerin akciğerlerindeki şikayetlerin kalıcı ülkü gelebildiğini anlattı.
Covid-19 salgınıyla mücadelede kış aylarının önemli olduğunun altını çizen Şener, şunları kaydetti:
“Kış aylarında havaların soğumasıyla vatandaşlar kapalı alanlarda daha çok vakit geçirmeye başlayacak. Bu da maske, mesafe, hijyen ve aşı gibi önlemlerin alınmaması durumunda yeni olgu sayıları ve ölüm sayılarındaki artışın olabileceğini gösteriyor. Türkiye’de 2 koruyucu Covid-19 aşısı var. Kış dönemi öncesi vatandaşlar bu salgından korunmak için hangisi olursa olsun 2 doz aşı olmaları lazım. 2 doz oldukları zaman Covid-19’a karşı koruyuculuk yelpazesi içinde kalacaklar. Bu virüs enfeksiyonuyla karşı karşıya kaldıkları süre ölümcül tabloyla karşılaşma ihtimaliniz düşecek. Türkiye’de 18 yaş üzerindeki ciddi bir grup hala aşı yaptırmadı. Kış aylarında toplumsal bağışıklığı teftiş altına alabilmek için yaş grubundan bağımsız olarak aşının mutlaka gerekli ayla getirilmesi lazım. Yoksa olgu ve ölüm sayılarında tırmanış göreceğiz. Kış dönemi hepimiz için zor geçecek. “
Şener, virüsle karşısında karşıya kalabilen sıhhat çalışanları başta olmak üzere eğitimciler ve market çalışanları gibi meslek gruplarının aşılanmalarının çok büyük öneme sahip olduğunu aktardı.
‘AŞI KARŞITLIĞI SALGINLA MÜCADELEYİ SEKTEYE UĞRATIYOR’
Şener, Türkiye’de aşı olmamak için direnen bir grubun olduğunu, yaptıkları açıklamalara bir bilim insanı olarak kasıt veremediğini söyledi.
Aşı karşıtlarının ısrarla direndiğinin altını çizen Şener, “Kendilerini ikna etme çabalarından uzaktan tutuyorlar. Aşı olmamalarının ötesinde etraflarındaki şahısların de aşı olmaması için mücadele sarf ediyorlar. Bu tamamen yalın bir şekilde aşı karşıtlığından çıktı gibi görünüyor. Ülkenin afiyet politikalarına, sıhhat önceliklerine ve ülkenin sağlıkla ve Covid-19 ile ilgili önceliklerine karşı durmak anlamına geliyor. Covid-19 ile verilen mücadeleyi sekteye uğratmaya yönelik bir mücadeleye döndü” ifadesini kullandı.
AA